Down Sendromu Eğitim Programı

Down sendromu; İnsanın 21. kromozom çiftinde fazladan bir kromozom bulunması sebebiyle ortaya çıkan genetik bir farklılıktır.

Down sendromlu çocuklarımızla bireysel eğitime başlayabilmek için öncelikle fiziksel olarak belli aşamaları tamamlamak, hazır oluşluğa erişmek gereklidir. Eller, kollar ve bacaklarda kas tonusu güçlenmeli, desteksiz oturma gerçekleşmeli, baş dik pozisyonda olmalıdır. Bu aşamalar her çocukta farklılık göstermekle birlikte 7-10 ay arasında tamamlanabilmektedir. Bebekte bu ön koşullar tamamlanmış durumda ise ailenin talebi ve eğitimcinin değerlendirmesiyle bireysel eğitime başlanabilir. Bireysel eğitimin beraberinde yürüme gerçekleşene kadar fizik tedavi eğitimi devam edilmelidir. Bebeğimizde eğer hipotroid yoksa 22-24 ay arası yürüme genellikle gerçekleşir. Hipotroid olan bebeklerde kaslarda salıklık, uyku ve fazla kilo görülmektedir. Her üç ayda bir mutlaka troid kontrolü yapılmalıdır.

Down Sendromlu Bebeklerde Bireysel Eğitimin İlk Aşamaları

Bireysel eğitimde öncelikli hedefimiz ‘’bebegin güvenini kazanmaktır’’. Bu yüzden başlangıç aşamasında bireysel eğitim süresince anne ya da baba mutlaka eğitim ortamında yer almalıdır. İlk 2 hafta eğitim süreci boyunca bebek ayrıntılı şekilde gözlemlenmelidir. Sevdiği eşyalar, ilgisini çeken nesneler öğrenilmeli ve eğitimde aktif olarak kullanılmalıdır.

Eğitim sürecinin ilk aşaması çocuğun dikkatini arttırmaktır. Eğitim sürecinde devamlılığı sağlamak için mutlaka dikkat süresinde artış oluşturulmalıdır. Bunun için sevdiği nesneyi(bebek,araba, emzik, biberon vs) kullanmamız bizim avantajımıza olacaktır. Eğer çocuğunuzun ilgisini çeken herhangi bir nesne yoksa, ışıklı ya da ses çıkaran materyalleri seçmelisiniz. Bu nesneyi göz hizanızda tutarak size dikkat etmesini, nesneyi sağa sola götürerek takip etmesini sağlamalısınız. Nesneye uzanmasını sağlayarak tutma-bırakma ve parmak kaslarının gelişimine de destek vermiş olacaksınız. Dikkati arttırmak için yapabileceğimiz bir diğer çalışma stickerları kullanmaktır. Yüzümüze (burun, çene, yanak, alın) stickerı yapıştırarak yüzümüzden almasını isteyebilirsiniz. Aynı zamanda yüz şeması öğrenimine de başlamış olursunuz.

Down Sendromlu Bebeklerde Motor Becerileri

Dikkatin arttırılmasıyla beraber ince motor beceri çalışmalarına da başlanmalıdır. Lastiklerle( küçük saç tokası, paket lastik gibi) çalışmaya başlanabilir. Bebeğimizin parmaklarına takarak çekmesi sağlanabilir. Bu aşamada iki ele yeterli derecede çalışmaya özen göstermeliyiz. Aksi halde bir elin parmakları güçlüyken diğer elde güçsüzlük görülebilir. Çekme işleminde yeterli seviyeye gelince fiziksel yardımla iki elle tutup çekme işlemine başlayabiliriz, zamanla fiziksel yardımı çekerek bağımsızlığa ulaştırmalıyız. Bu işlemi düzenli şekilde çocuğunuza çalıştırdığınızda parmaklarda güçlenme ve kas tonusundaki artısı farkedeceksiniz. İki el ile nesneleri tutma,alma, verme gibi çalışmalarla orta hattı desteklerken el-göz koordinasyonunu da destekleyebilirsiniz.

Down sendromlu bebeklerde kalp sorunu ve hipotroid gibi rahatsızlıklar bulunmuyor ve kas tonusu hazır durumda ise 7-13 ay arasında emekleme dönemi gerçekleşebilir; fakat emeklemeden yürüme dönemine geçme de görülebilir. 13-17 aylık arasında ayakta durma, 18-24 aylar arasında da adım alma ve yürümeye başlayabilir. Fakat bu aylar genel ortalamadır bireysel farklılıklar olacağını unutmamalıyız. Ayakta durmaya geçildiğinde adım alma,yürümeyi hızlandırmak ve teşvik etmek için mutlaka etkinlikler üretmeliyiz. Topları bu dönemde yürümeye teşvik etmek için kullanabiliriz.

Down Sendromlu Çocukların dil ve Sosyal Becerileri

Down sendromlu çocuklara 1 yaşından itibaren nesneleri çevresinden başlayarak tanıtmalıyız. Sevdiği yiyeceklerden, hayvanlardan ya da aile ile belirlenecek nesneler ile tanıtmaya da başlayabiliriz. Bu şekilde hem dil gelişimine katkı sağlamış oluruz hem de sosyal çevreyi tanımaya başlamış oluruz. Ağız çevresi ve dildeki kas gevşekliği nedeniyle ifade edici dil, normal gelişim gösteren çocuklarımıza göre geridedir. 24-36 ay arası genel olarak basit heceli kelimeler çıkmaya başlar. Fakat bireysel farklılıklardan doğan değişkenlik gözlenebilmektedir. Dil gelişimini arttırmak için çocuğun üstüne gidilmeden ve inatlaşmadan kelimeleri tekrar ettirmeliyiz; oyun yoluyla kelime girdisi sağlamalıyız. Unutmamalıyız ki çocuğumuz kritik dönemdedir ve bu dönemde ne verirsek onu bir kayıt cihazı gibi kayıda alır. Down sendromlu çocuklar dışa dönük, sevecen, sıcakkanlı, sempatik, çevresiyle uyumlu olarak tanınırlar. Bununla beraber inat ve duygusal davranış problemleri de görülebilmektedir. Erken çocukluk döneminde bu davranışlarla ilgili gerekli yaklaşım ve metotlarla aile ve öğretmen işbirliğiyle çözüme ulaştırılmalıdır. Aksi taktirde ileriki dönemlerde davranış problemlerinin söndürülmesi zor olacaktır.

Çocuğunuzu bireysel olarak değerlendirmek ve gelişimiyle ilgili bilgi almak için Gülenay Özle eğitin ve Rehabilitasyon Merkezimize uğrayabilir veya telefon ile detaylı bilgi alabilirsiniz.

İşitme Engelliler Destek Eğitim Programı

Bağcılar'da İşitme Engelliler Eğitimi

Gülenay Özgür Adımlar Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi olarak, Bağcılar’da uzman kadromuz ve M.E.B onaylı eğitim programımız ile özel eğitim ihtiyacı duyan çocuklarımıza merkezimizde eğitim vermekteyiz. İşitme Engelli öğrencilere uyguladığımız eğitimlerle Bağcılar İşitme Engelli destek eğitim programı sunmaktayız.

Öncelikle işitme kaybı nedir, bir tanım yapmak gerekir. İnsan kulağının belirli sesleri, (konuşmaları) algılama özelliği vardır. Kulağın duyma görevini yeterli şekilde yerine getirememe durumuna “işitme kaybı” denir. Odyogram kişinin işittiği ses miktarını ve iki kulaktaki işitme kaybını gösterebildiği bir tablodur. Grafiğin başında 125’ten 8000’e kadar sayılar yer alır. Bunlar frekans, yani farklı ses perdeleridir. Bireyin herhangi bir frekansta verilen sesi duymaması durumunda “işitme engeli” var diye adlandırılır. İşitme engeli ve tiplerinin farklı dereceleri bulunmaktadır.

Duyma durumunu tamamen ya da kısmen kaybetmiş bireylere işitme engelli denir. İşitme kaybı; İletim Tipi İşitme Kayıpları ve Mixt Tip İşitme Kayıpları olmak üzere iki tip olarak çeşitlendirilmiştir.

1. İletim Tipi İşitme Kayıpları

Orta kulağa bağlı herhangi bir sorun varsa oluşan işitme kaybı iletim tipi işitme kaybıdır. İç kulak veya 8. Sinir iletiminde bulunan bir bozukluğa bağlı olarak oluşan işitme kayıplarıdır.

2. Max Tipi İşitme Kaybı

Hem iletim hem de sensörinöral olan oluşan işitme kaybı tipidir.

İŞİTME KAYBI DERECELERİ NELERDİR?

  • 0 – 25 DB : normal işitme derecesi
  • 26 – 40 DB : hafif işitme derecesi
  • 41 – 55 DB : hafif-orta işitme derecesi
  • 56 – 70 DB : orta – ileri işitme derecesi
  • 71 – 90 DB : ileri işitme derecesi
  • 91 – ve daha üzeri DB : çok ileri derecede işitme kaybı

    İŞİTME ENGELLİNİN NEDENLERİ

    İşitme engelinin nedenleri 3 durumda ortaya çıkabilen durumlar şunlardır;

  • Doğum Öncesi Nedenler
  • Doğum Anı Nedenler
  • Doğum Sonrası Nedenler
  • İşitme Engelinin Doğum Öncesi Nedenleri
  • Hamilelik Döneminde Geçirdiği Enfeksiyon Ve Hastalık
  • Hamilelik Döneminde Annenin Röntgen Çektirmesi
  • Hamilelik Döneminde Annenin İlaç Ve Alkol Kullanılması
  • Hamilelik Döneminde Geçirilen Kazalar
  • Kan Uyuşmazlığı
  • Genetik Faktörler
  • Akraba Evliliği
  • İşitme Engelinin Doğum Anı Nedenleri
  • Doğum Sırasında Meydana Gelen Komplikasyonlar
  • Düşük Doğum Ağırlığı
  • Erken Doğum
  • Bebekle Kan Değişimi Gerektiren Sarılık
  • Doğum Sırasında çocuğun baş, boyun ve kulakta görülen zedelenmeleri
  • İşitme Engelinin Doğum Sonrası Nedenleri
  • Orta Veya İç Kulak Yapılarında Zedelenme
  • Çocukluk Hastalıkları
  • 3 Aydan daha Fazla Süren Kronik Orta Kulak İltihapları
  • Yaralanmalar
  • Çocukta İşitme Kaybı Yaratan Risk Faktörleri Nelerdir?
  • Çocuğun Ailesinde İşitme Engelli Olması
  • Annenin Hamilelikte Kızamıkcık Olması
  • Annenin Hamilelikte Ya Da Doğum Sırasında Geçirdiği Enfeksiyon Hastalıkları
  • Hamilelikte Zehirlenme Ya Da Toksit İlaç Kullanımı
  • Kbb Deformasyon Bozukluğu Kulak Kepçesi Ya Da Kulak Kanalına İlişkin Anormallikler
  • Bebeğin 1500 Gramdan Az Doğmuş Olması
  • Yüksek Düzeyde Bilirubin Seviyesinin Olması
  • Doğum Sonrası Sarılık Nedeniyle Kan Değişimi
  • Menenjit Hastalığı Geçirmesi
  • Yenidoğan’da Toksit İlaç Kullanımı
  • Doğum esnasında veya sonra Solunum Güçlüğü Ya Da Solunum Kaybı Geçirmek

    İşitme engeli Olan Çocuğun Dil ve Konuşma Gelişimini Etkileyen Faktörler

  • İşitme Kaybı Derecesi
  • İşitme Kaybının Başladığı Yaş
  • Başka Bir Özürünün Bulunup Bulunmaması
  • İşitme Kaybının Tanımlandığı Yaş
  • Çocuğun Zihinsel / Bilişsel Durumu
  • Eğitiminin Ve Danışmanlık Hizmetinin Başladığı Yaş
  • Sunulan Eğitim Ve Destek Hizmetleri Niteliği Ve Niceliği

    İşitme Engelinin Belirtileri Nelerdir?

  • Konuşmalarda Ve Diğer Sesler De Belirgin Bozukluk
  • Söylenenleri Anlamada Güçlük Çekmek
  • Söylenenlerin Birkaç Kez Tekrarlanmasını İstemek
  • Televizyonun Ve Radyonun Sesini Fazla Açmak
  • Toplu Konuşmalardan Çekilmek Uzaklaşmak
  • Konuşurken Sürekli Yüze Bakma, Arkadan Seslenildiğini Duymakta Zorluk Çekmek
  • Bebeklerde Seslere Tepkisiz Olma

    İşitme Engelinin Tedavi Yöntemleri Nelerdir? İşitme kaybı olan bireylere uzmanlar cihazlar önermektedir. Geçici işitme kayıplarında uzman doktorlar kontrolünde ilaçlar kullanılmaktadır. Bazı tür işitme kayıplarında koklear implant takılarak tedavi yoluna gidilir.

    İşitme Engelliler İle Bilinmesi Gerekenler

    İşitme Engelliler Normal İnsanlarla Aynı Zeka Seviyesi Sahiptirler. İşitme Engellileri Zorlayan Tek Durum Öğrenirken zorluk yaşamalarıdır. Onların Da Bizler Gibi Normal İnsan Olduklarını Unutmamalıyız. Bazı İşitme Güçlüğü Olan Kişilerin sizi Duyması İçin Yüksek Sesle iletişim kurmanız Gerekebilir.

    İşitme Engelli Sözel Dil Edinimini Etkiler.

    İşitme Kayıpları Erken Tanımlanabilir Ve Teşhis Edilebilirse Tıbbi Önlemler Ve Eğitsel Hizmetler Sağlanabilir.

    İşitme Kaybı Derecesine Göre Uygulanan Eğitim Programları Çocukların işitme kaybı dereceleri arttıkça kullanılan iletişim maddeleri ve eğitim teknikleri ve farklılık gösterir. Orta derecede kaybı olan bir çocuk kelime haznesi ve lisan gelişimini, konuşma bozukluğu terapisi veya okuma becerisine yardımcı eğitim almalıdır. İleri ve çok ileri derecede İşitme kaybı olan birey, okul yaşantısında özel eğitim programına ihtiyaç duyacaktır. İşitme derecesi 80 – 90 DB yaklaştıkça işitsel – sözel yöntemlere işaret lisanı yönetimininde eklenmesi (total iletişim) gerekecektir.

    İşitme Engelliler Eğitiminde Anne ve Çocuk
    Çocuğun dikkatini çekmek için el ve ayaklarından dokunun, okşayın, gıdıklayın, hareket ettirin,
    göz teması kurana kadar bekleyip ondan sonra tepki verin
    çocuğa yüzünü, anneni yüzünü tutabileceği bir pozisyonda tutun
    çocuğun, görsel alanı içinde ya da bebeğiniz ile ilgilendiği nesneye yönelik konuşun
    pozitif ve ilginç yüz ifadeleri yapın
    çocuğun ilgilenebileceği nesnelere dikkat çekin
    uzun ve karmaşık cümleler yerine kısa basit mesajlar içeren ifadeler kullanın
    Bir objeyi göstermeden önce ve gösterdikten sonra o objenin adını ifade etmelisiniz

    Çocuğunuzla iletişim kurarken dikkat etmeniz gereken en önemli nokta Çocuğunuz ile göz teması kurarak onunla konuşmanızdır. Özellikle çocuğunuzun konuşmaya başladığı dönemler de bazı kelimeleri öğrenmesi için de oldukça yararlı olacaktır. Bu şekilde iletişim kurarken üç temel adım izleyebilirsiniz;
    1.Çocuğunuzun göz hizasını takip edin
    2.iletişime geçmeden önce size baktığından emin olun
    3.çocuğunuzun ilgili olduğu olay ve nesneye yönelik konuşarak tepki verin.

    İşitme Kaybı Olan Çocuğun Dinleme Becerisini Geliştirmesi İçin Temel Kurallar Vardır. Bunlar;
    sesleri fark ettiğiniz anda Onun da fark etmesini sağlayın.
    gözlerinizi iyice açarak kulağınıza dokunup çocuğa “sesi duydun mu ?” sorusunu yöneltebilirsiniz.
    ses ve ses kaynağı eşleştirin (örnek köpek ve hav sesi)
    Seslere karşı tepki verdiğinde onu ödüllendirin

    İşitme Kaybı Olan Çocukların Konuşmada ki Gelişimini Desteklemek İçin Bazı Öneriler
    normal bir ses tonu ile konuşun
    dudaklarınızı abartmayın
    sesiniz ve konuşma şekliniz eğlendirici olsun
    çocuğunuzun her zaman aktif katılımını sağlayın. Unutmayın ki lisan yaşanırken öğrenilir.
    basit ve kısa cümleler kullanın
    açık konuşun
    Her Şeyin adını kullanın
    Çocuğunuzu konuşması için cesaretlendirin
    konuştuğu zaman ona karşılık verin
    çocuğunuzun yanıtlaması için fırsat verin
    anlaşılıncaya kadar mesajı tekrar edin
    çocuğunuzun mutlaka iyi bir eğitim alabilmesi için Özel Eğitim Merkezi’ne götürün

  • Bedensel Engelli Eğitim Programı

    Gülenay Özel Eğitim Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Eğitim Programı

    Engelli çocuklarda fiziksel ve mental birçok sorun bir araya gelerek çocuk ve aile için sosyal yaşamı zorlaştırır. Bilimsel yaklaşımlarla yürüttüğümüz fizyoterapi uygulamalarımız engelli bireyin kendine güvenli olmasını ve bağımsızlaşmasını amaçlayan tedavi yöntemleri, egzersizler, uygulamalar içermektedir.

    Yapılan tedavide çocuğun mevcut durumunun korunması ve geliştirilmesi, günlük yaşamda kendisine yardımcı olabilecek fonksiyonları kazandırmak en öncelikli hedefimizdir. İşte bu sebepten geniş kapsamlı, fonksiyonel ve kişiye özgü tedavi programı anlayışımızla kurumumuzda size ihtiyaç duyduğunuz tedaviyi aile ortamı sıcaklığında sağlamaktayız.

    Ayrıca çocukların motor becerileri, normal motor gelişimi ve mental-sosyal durumunu da göz önünde bulundurularak çalışmalarımıza farklı yorumlar katmaktayız. Kurumumuzun Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon bölümünde çalıştığımız başlıca hastalık grupları şunlardır:

  • Cerebral Palsi
  • Brachial Plexus ve Yaralanmaları
  • Kas Hastalıkları ( Spinal Müsküler Atrofi – Duchenne Musculer Atrofi)
  • Spina Bifida
  • Down Sendromu
  • Motor Gelişim Geriliği
  • Özel Sendromlar ve Rahatsızlıklar (Rett - Epilepsi)
  • Hidrosefali, Mikrosefali
  • Otizm Spektrum Bozukluğu

    Gülenay Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi'nde otizm spektrum bozuklukları üzerine eğitsel programlar uygulanmaktadır. Bilinen otizm spektrum bozuklukları; Otizm, Atipik Otizm, Rett Sendromu, Yaygın Gelişimsel Bozukluk programlarıdır.

    Otizm

    Otizm, tam olarak nedeni bilinmeyen ancak bilişsel/algısal işleyişin ve sosyal iletişimin doğuştan bozuk olduğu bir rahatsızlıktır. Amerikan Psikiyatri Birliği’nin en son yayınlanan tanı kitabı olan DSM-5’te otistik bozukluk tanı ölçütleri iki boyutta ele alınmaktadır. Bu boyutlardan ilki olan İletişim ve toplumsal etkileşim sürecindeki belirtiler, sosyal etkileşim eksikliği ve anomalileridir. Sosyal iletişim dili eksikliği ve anomalileri, hayal kuramama, sembolik ya da hayali oyunlar veya “-mış” gibi oyunlar oynayamama gibi belirtiler şeklinde özetlenebilirken, DSM-5’in otistik bozukluk ölçütleri için ikici boyutu olan hareket ve davranışlardaki belirtiler ise, kendini tekrarlayan basit motor hareketler, örneğin tek elini veya İki elini birden sürekli aynı veya benzer şekilde hareket ettirme. Tekrarlayıcı nesne kullanımı, örneğin oyuncakları veya bazı objeleri süreli aynı veya benzer şekilde ve yönlerde çevirme/hareket ettirme. Ekolali (duyulan ya da kendisine söylenen sözcükleri veya cümleleri aynı şekilde ve tonda tekrarlama). Ritüelleşmiş davranışlar ve rutine bağlı kalmada ısrar etme, örneğin sürekli aynı yolu veya aynı yemeği tercih etme. Ritüeller veya rutinler değiştirildiğinde değişikliğe karşı tepkisel olma ve ufak değişikliklerde bile aşırı tepkiler gösterme. Sıra dışı ilgilerle yoğun olarak meşgul olma, örneğin bazı nesnelere aşırı bağlılık gösterme ve bu nesnelerle aşırı tekrarlayıcı ritüelleşmiş davranışlar sergileme. Duyusal uyaranlara karşı az ya da aşırı duyarlı olma, örneğin ağrıya veya acıya normalden az tepki verme ya da çevreden gelen bazı duyusal uyaranlara karşı aşırı tepki verme, örneğin bazı seslere karşı beklenmeyen aşırı tepkiler veya genellikle tekrar eden hareketlere aşırı dikkat, şeklinde özetlenebilir.

    DSM-5’ e göre otizm rahatsızlığının tanı kriterleri bu şekilde özetlenebilmekte olup bir çocuğun otizm rahatsızlığı olup olmadığına yalnızca bir uzman tarafından karar verilebilmektedir, bu sebeple çocuğunuz DSM-5’ in bu tanı kriterlerinden birini veya birkaçını karşılayan davranışlar sergiliyorsa bir uzmana danışmanız gerekemektedir.

    Atipik Otizm

    Atipik otizmi, otizm türünden ayıran en önemli özellik, erken tanı ve tedavi yöntemiyle bireyin yaşadığı, konuşma ve iletişim bozukluklarının aşılarak düzeltilmesidir. Tipik otistiklerde ilgilerinin sınırlı ve dar olması onları yaptıkları işte başarıya götürür. Ailenin çocukta etkisi yüksek olmakla birlikte sosyal çevre ve destekle çocuk üzerinde olumlu adımlara yol açacaktır.

    Yaşanılan sorunların daha çok ilerlemeden ve hayatını daha kolay ve normal bir şekilde sürdürebilmesi için erken tanı ve tedavi çok önemlidir. Başta aile olmak üzere çocukların hareketlerini, davranışlarını ve gelişimlerini gözlemlemeli eğitim konusunda hassas davranılmalı, çocukla olumlu ve sağlıklı bir iletişim kurarak düzenli takip etmeliler. Atipik otizmin karakteristik özellikleri; Beceri gelişimi(görsel, mekansal, bilişsel, sosyal, akademik), alıcı ve ifade edici dil ve konuşma becerilerinde gelişim yetersizliği, iletişim becerilerinde yetersizlik ya da zorluk, geçişlerde düzen ve değiştirmede zorluk, tat, koku, dokunma, işitme, görme duyularında artmış ya da azalmış hassasiyet, tekrarlayıcı davranışlar görülmektedir. Eğer çocuk Atipik otizm belirtilerini gösteriyorsa hemen bir uzmana danışılmalı ve eğitimin devamlılığı korunmalıdır. Tedavi sürecinde çocuklar Özel Eğitim ve Rehabilitasyon merkezlerinde sosyal becerilerini geliştirir, kendilerini daha iyi ifade edebilir, davranış problemi azalır, bilişsel işlevleri gelişir, takıntıları azalır, konuşma becerileri gelişir ve motor becerileri artar. Dil ve sosyal iletişimle ilgili sorunlar, dilin amaca yönelik kullanımındaki oluşan problemler, aşırı çekingenlik, aşırı utangaçlık, gündelik yaşamında belli davranışlara aşırı bağımlılık gibi durumlarda kendini gösterir. Çocuğun bulunduğu tedavi süreci içerisinde ona destek olunmalı, teşvik edilmeli, sevdiğin oyunlar içerisinde bulunarak sosyalleşmesine katkı sağlanmalıdır. Her zaman çocuğa hoşgörülü ve güven verici yaklaşılmalı suçlayıcı davranışlarda bulunulmamalıdır.

    Atipik otizmli çocuklar kendilerini ev ortamında daha rahat hissedeceklerdir. Bu yüzden ev ortamında yapılacak olan etkinlikler, hem çocuk hem de aile bireyleri için verimli etkinlikler olmalıdır. Etkinlikler çocuğun hoşlandığı alanlara ve ihtiyaçlarına göre belirlenmelidir. Eğitim ve etkinlikler çocuğun daha iyi seviye gelmesinde önemli etkendir. Beceri öğrenimi etkinliklerde kullanılabilir. Her gün 2-3 kez 5 dakika süren etkinlikler düzenlenmelidir. Çocuğun sevdiği oyuncaklar da etkinliğe dâhil edilebilir.

    Otizm tanısı birçok kişide görülebilmektedir ve otizm tanısı konulan çocuklar özel eğitim çabalarından yararlanması gereken öğrenci grubunu oluşturur. Yaygın gelişimsel bozukluk olan otizm, çocukların tam potansiyellerine ulaşmasını zorlaştırır. Bu sebeple tarafımızca verilen erken teşhis imkânı ile birlikte otizmli çocukların birey olarak topluma kazandırılması amaçlanıyor.

    Kurumumuzca verilen özel eğitimlerle birlikte kazandırılan özellikler,

  • Çocukların ifade edici ve alıcı dil becerinin geliştirilmesi
  • Günlük yaşam aktivite becerilerinin kazandırılması
  • Neden ve sonuç ilişkilerinin kurulmasının sağlanması
  • Sosyal yaşama katılmalarının sağlanması ve etrafına uyum sağlaması
  • İletişim becerisini güçlendirmek
  • Akademik becerilerini geliştirmek
  • Bağımsız olarak hareket etme şansı ve plan oluşturma becerilerin gelişmesi
  • Gülenay İletişim


    Kazım Karabekir Mah.
    Hoca Ahmet Yesevi Cad.
    3. Sokak No: 1 Kat: 2-3
    Bağcılar - İstanbul
    Tlf: (0212) 489 44 43
    Fax: (0212)
    Email: bilgi@gulenayrehabilitasyon.com
    Web: www.gulenayrehabilitasyon.com

    Resim - Video Galeri